5 Mart 2013 Salı

Doctor Who

Size biraz da Doctor Who'yu tanıtmak istiyorum. Henüz oynama ve oynatma şansını bulamasam da sadece okuması ve oyunlar kurmasının bile oldukça eğlenceli olduğunu söyleyebilirim. Hele oynatmanın ötesinde Doctor'u oynamak var ve gerçekten buna oldukça istekliyim.

Birazcık evrenden bahsetmek lazım. Ancak evrenden bahsetmeden önce şu notu mutlaka söylemeliyim ki bu oyunu oynayacaksanız eğer en azından storytellerın daha önce Doktor Who izlemiş olması gerekmektedir. Hatta tüm youncularında izlediği bir oyun tartışmasız oldukça keyifli olacaktır. Evrenimize geri dönelim en iyisi. Dünyada yalnız olmadığımız fikrini kabullenerek başlamalıyız öncelikle. Bizim farkında varmadığımız bir çok olay olmakta ve dünya defalarca kez yok olma noktasına gelmekte. Ancak dünyayı yok olmaktan koruyan birisi var. Evet o birisi "Doctor." Kimse onun gerçek ismini bilmiyor veya tam olarak nedenlerinden bir haber.

Zaten dizinin tamamı, oyunun tamamı onun etrafında dönüyor. Buradan onun önemli birisi olduğunu düşünebiliriz. Doktorun hikayesine gelince uzaylı bir ırka mensup. Ve o ırkın zaman makineleri var. Fakat Doctor'un ısrkı Daleklerle yapılan bir savaşta yok olmuş ve sadece Doctor sağ kalmış. Belki bu sebeple Doctor evreni ve zamanı arşınlayıp kendisine eğlence aramakta. Aslında ilginç bir karakterdir Doctor. Dizi izleyenler bilir en kötü zamanda bile neşesni koruyabilir. Dünyayı veya evreni kurtarmayı neden istediğine dair çok fazla bir bilgi yok aslında. Sadece onun iyi ve yardımsever olduğunu biliyoruz. Daha ilginç tarafı ise derinlerinde tuttuğu kaotik yüzü. Bilindiği üzere Doctor hiç silah kullanmıyor ve tüm sorunları başka çözümler üreterek buluyor. Genellikle silah kullanmak işe yaramıyor zaten. Bir Dalek ordusuna karşı hangi silah işe yarayabilirki zaten.


Oyunun Doctor Who oyunu olması herkesin doktor oyunu olması anlamına gelmiyor. Oyuncular Doctorun compainionlarını yani yol arkadaşlarını canlandırıyor oyunda. Burada önemli olan ve benim bir türlü karar veremediğim bir nokta var o da Doctor karakterinin bir oyuncunun kontrolüne verilip verilmemesi ile alakalı. Doctor'u kontrol eden bir oyuncunun diğer karakterlerden çok daha üstün olacağı kesindir ve bu da oyun içinde sorunlara yol açabilmektedir. Storyteller kontrolünde kalırsa eğer o zamanda benim çok büyük ihtimalle yapabileceğim gibi Doctor'u canlandırırken oyunu boşverme ihtimali de vardır.

İnanılmaz eğlenceli senaryolar yaratılabiliyor oyunun içinde. Oyunun içinde bütün bir uzay ve bütün zaman var. Oynanabilecek alanlar gerçekten sınırsız ve fazlasıyla uçuk. Dünyayı kurtarmak güzel bir amaç ama Doktor ve arkadaşları kahraman olmaya çalışmıyorlar. Bir şekilde tahlikenin içinde buluyorlar kendilerini ve sorunu çözmeye çalışıyorlar. Bu noktada oyunun amacı kahramanlık yapmak değil. Karakterlerin maceraya çıktığını düşünün. Doktorun canı sıkılmış kendine yeni arkadaşlar bulmuş ve onları uzay ve zamanda yolculuğa çıkarmış. Sanırım oyunun mantığını en iyi anlatan bu olur. Belki Doctor ünlü bir yazar ile tanışmak için geçmiş gitmiştir belki canı biraz hamburger çekmiştiği için geleceğe gitmişti. Storyteller için dizileri izlemek bence fazlasıyla gerekli. Hatta bütün bölümleri izlemiş olmak tadından yenmeyecek bir durum ama buna gerek yok. Sadece Doctor'un dünyasını bilmek gerekiyor. Oyun 11.Doctorun zamanında geçiyor ve onun duruşu veya kişiliği belli. Ben 11. Doctoru hiç sevmedim derseniz bilindiği üzere doktor ölmek üzereyken bedenini yeniden oluşturabiliyor ve 12. Doctoru tasarlayabilirsiniz bu şekilde. Kural kitapları 11. Docor'un etrafında dönsede 12. Doctora karşı çıkacaklarını zannetmiyorum. Küçük bir not daha eklemek gerekirse Doktor her değiştiği zaman kişiliği, jestleri ve mimikleri de bir parça değişir. Kısaca kendi Doktor'unuzu yaratabilirsiniz.

Doctor Who'ya giriş yazısı olacağı için biraz da oyun sisteminden bahsedeyim. Oyun D6 ile oynanmakta. Bununla birlikte oldukça basit bir mekaniği var oyunun. Benim sevdiğim tarzda fazla detaya girmeden güzelce oynanabiliyor. Karakter yaratma ile ilgili detaylar vermek istiyorum "Karakter yaratma bölümüne 24 puan veriyoruz ve bu puanı Atributues ve Trait bölümlerine harcıyoruz. Skill Points bölümüne 18 ve Story Pointse de 12 puan vererek karakterimizi yararatıyoruz. Sonra sıra geliyor karakter kağıdını doldurmaya. Bu süreci daha detaylı olarak anlatmayı planlamaktayım ilerleyen zamanlarda. Zaten anlatacak oldukça fazla şey var çaktırmayın.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder